gokyuzu.org

ESA’nın Yeni Uzay Görevleri

19 Ekim  2007 ESA’nın (Avrupa Uzay Ajansı) bünyesindeki SSAC (uzay bilimleri danışma komitesi) gelecekteki muhtemel bilimsel görevlerini seçti. Bu amaçla 17-18 Ekim 2007’de Paris’te yapılan toplantıda uzay bilimleri açısından bir  sonraki safhaya geçmek için ilk adım atılmış oldu.
Hubble uzay teleskobuna ait derin uzay fotoğrafı
David Southwood (ESA Bilim direktörü) bu görevler için: “Bu ESA’nın da içinde bulunduğu topluluk için oldukça zorlu bir süreç. Bu safha, uzay biliminin nihai yarışında çeyrek final olarak düşünülebilir” dedi. Bilimsel komitenin sunduğu 50 öneri içinden şu çalışmalar seçildi: GÜNEŞ SİSTEMİ GÖREVLERİ
LAPLACE: Jüpiter Görevi Jüpiter’in uydusu olan Europa’nın buz kabuğu ve silikat mantosu arasında jeodinamik olarak aktif okyanuslarının bulunduğuna inanılıyor. Bu görevin birincil amacı Europa’nın okyanuslarındaki yaşanılabilirliği araştırmak. Jüpiter uydularının yörünge davranışları, Jüpiter’in magnetosferi  ve atmosferinin yapısını anlamak ise bu görevin diğer amaçlarını teşkil ediyor.Active Image   Io’nun gölgesi jüpiterin üzerinden geçiyor
TANDEM: Satürn görevi Tandem görevi Satürn’ün uydularından Titan ve Enceladus’u incelemeyi amaçlıyor. Bu araştırma Titan ve Enceladus’un kökeni, iç yapısı, evrimi ve astrobiyolojik potansiyelini anlama konusunda bilim adamlarına yardımcı olacak. Proje yörüngeye yerleştirilecek ve titan sondalarını taşıyacak 2 farklı uzay aracından oluşuyor. Onaylandığı takdirde ESA bu çalışmayı  NASA ile birlikte sürdürecek.Satürn’ün uydusu Enceladus
  CROSS-SCALE  Cross-scale görevi birbiriyle eş zamanlı olarak çalışan 12 uzay aracı içeriyor. Bu araçlar dünyayı saran yüklü parçacıkların ölçümlerini yapacak.
MARCO POLO Marco polo görevinin amacı dünyaya yakın astroidleri sınıflandırmak ve uzay araçlarını toplayacağı örnekleri incelemek. Bu görev onaylandığı takdirde; astroidler gibi küçük ölçekli cisimlerin, güneş sisteminin evrimindeki rolü ve dünyadaki yaşamın oluşmasına dair etkileri araştırılacak. ESA bu çalışmayı JAXA (Japon havacılık ve uzay keşif ajansı) ile birlikte yürütmeyi planlıyor.   

ASTRONOMi GÖREVLERİ

DUNE: Karanlık enerji görevi  Dune: Evrenin yapısını daha iyi anlayabilmek için karanlık madde ve karanlık enerji araştırması yapacak. 
PLATO, yeni gezegen kaşifi  Yeni nesil gezegen keşif sistemi, fotometrik verileri kullanarak dünya dışı gezegenleri bulup karakteristik özelliklerini elde etmeyi planlıyor. Bu etkileri gezegenlerin kendi yıldızları üzerindeki etkilerini ölçümleyerek yapacak. Görev; dünya benzeri görece olarak küçük olan kayaç gezegenleri, daha büyük başarıyla saptayabilecek, atmosferi ve kütlesi konusunda fikir verecek. 
  SPICA: yeni nesil kızılötesi gözlem evi  Spica çok düşük derecelere kadar soğutulmuş kızıl ötesi teleskoplarla; gezegenlerin oluþumu, güneş sisteminin işleyişi ve evrenin kökenleri hakkında araştırma yapacak. Yüksek hassasiyette fotometrik haritalama ve tayfsal analiz yaparak, gezegenleri ve gezegensel diskleri inceleyecek. ESA bu çalışmayı JAXA ile birlikte yürütmeyi planlıyor.
Kızıl ötesi dalga boyunda alınmış bir galaksi görüntüsü
XEUS  XEUS yeni nesil X-ışını uzay teleskobu kullanarak, evrenin işleyişi hakkında bilgi sahibi olmayı hedefliyor. XEUS astrofizik açısından kilit öneme sahip alanlarda araştırma yapacak. Bunlar; süper-kütleli karadelikler, kozmik arka alan ışınımı ve galaksilerin evrimi olacak
X-ışınlarında fosil bir galaksi kümesi

Kaynak: ESA (http://www.esa.int/esaCP/SEM1IQAMS7F_index_0.html)

Çeviri: ODTÜ Amatör Astronomi Topluluğu – AAT

Bu Güne Kadarki En Büyük Kütleli Karadelik

 Genel Bilgi: Karadelikler, yıldızlar yakıtlarını tüketip öldükten sonra ortaya çıkan gök cisimlerinden  biridir. Ölen yıldızın kütlesine bağlı olarak yıldızdan geriye nötron yıldızı, karadelik, beyaz cüce veya kahverengi cüce gibi gök cisimleri kalabilir. Eğer yıldızın kütlesi Güneş’in kütlesinden 3 kat fazlaysa bu yıldız kendi içine çöker ve ortaya çok büyük yoğunlukta bir gök cismi yani karadelik çıkar. Karadelikler o kadar yoğundurlarki karadeliklerin çekim kuvvetinden ışık bile kurtulamaz. Bu nedenle karadelikler gökyüzünün görülemeyen gök cisimleridir.  Haber: Chandra X-ışını gözlemevinde görev yapan astronomlar şimdiye kadar bulunmuş en büyük kütleli karadeliği keşfettiler. 
 M33 X-7 (Chandra X-ışını Gözlemevi)
NASA’nın Chandra X-ışını Gözlemevi ve Gemini teleskopuyla gözlem yapan astronomlar sıradışı bir karadelik buldular. Genellikle bir yıldızın çökmesi ile oluşan karadelikler 3 güneş kütlesinden 15 güneş kütlesine kadar olabiliyor. Bizim gökadamıza yakın bir konumda yer alan ve yaklaşık 3 milyon ışık yılı uzaklıktaki M 33 gökadasının içinde bulunan bu karadelik ise yaklaşık 15.7 güneş kütlesinde. M33 X7 yanındaki yıldızın etrafındaki dönüşünü 3,5 günde tamamlıyor. Astronomlar karadelik yıldızın arkasına girdiğinde karadeliğin çevresinin yaydığı X ışınlarının azalmasından yola çıkarak yörünge hesabı yapabiliyorlar. İki cismin yörüngesini belirledikten sonra ise karadeliğin ve yıldızın birbirlerine göre olan göreceli kütlelerini hesaplayabiliyorlar. Karadeliğin yanındaki yıldızın kütlesi güneşin kütlesinin 70 katı olarak hesaplanıyor. 15 güneş kütlesinden çok daha büyük kütleli olan karadelikler çok büyük kütleli karadelikler olarak adlandırılıyorlar ve genellikle gökadaların merkezlerinde yer alıyorlar. Bilim insanları Samanyolu gökadası’nın merkezinde de süper kütleli bir karadeliğin olduğunu belirtiyorlar.     Çeviri: ODTÜ AAT 

Discovery cumartesi günkü fırlatma için hazır

 Discovery(Keşif) uzay mekiği pazar günü yapılması planlanan fırlatma için rampada bekliyor.Fırlatma TSİ 01:02de gerçekleşecek. 14. uçuşunu gerçekleştirecek olan Discovery, Japon Kibo laboratuvarının önemli bir kısmını Uluslararası Uzay İstasyonuna taşıyacak. Bu,uzay istasyonuna şimdiye kadarki taşıdığı en büyük yük olacak. Fırlatmayı NASA TV’den canlı izleyebilirsiniz.     NASAActive Image 

Sputnik’in 50. Yıl Dönümü

4 Ekim 1957 de Sovyetler Birliği tarafından fırlatılan ve dünyanın ilk yapay uydusu olan “Sputnik” 50. yıl dönümünü kutluyor.

Sputnik, bir basketbol topundan biraz daha büyük ve yaklasik 83 kg ağırlığındaydı ve dünya etrafında bir turunu 98 dakikada tamamlıyordu. 3 Kasımda fırlatılan sputnik II içinde ise değerli bir kargo vardı. İsmi  “laika” olan Jack-Russell terier cinsi bu köpek ilk uzay yolcusu olmuştu.

Uzay yarışında atılan ilk adımlardan biri olan Sputnik; basit yapısına ragmen, bilimsel ve teknolojik bir çok keşfe ilham kaynağı olmuştur.

Zümrüdüanka ilerliyor

Zümrüdüanka (Phoenix) fırlatılalı yaklaşık bir ay oldu. NASA 24 Ağustos’ta gerçekleştirdiği kontrollerle şimdilik herşeyin yolunda olduğunu duyurdu. 

 4 Ağustos 2007 Cumartesi günü Florida daki Cape Canaveral üssünden fırlatılan Zümrüdüanka’nın 25 Mayıs 2008’de kızıl gezegen Mars’a ulaşması bekleniyor. Yolculuk sırasında sistemlerin ve deney cihazlarının kontrolünü uzaktan gerçekleştiren NASA yetkilileri şimdilik tek sıkıntılarının 25 Mayıs’a kadar beklemek olduğunu belirttiler.    
  Zümrüdüanka yolculuğu sırasında yörüngesini düzeltmek için 6 kere manevra yapacak. İlk manevra fırlatılıştan 6 gün sonra sorunsuz bir şekilde gerçekleştirildi. İkinci manevra ise yaklaşık bir ay sonra yapılacak. Diğer manevralar ise Mars gezegenine sorunsuz bir şekilde inebilmek için gerçekleştirilecek.

Google Uzay!

Google Earth programının yeni sürümü artık uzaydaki gökcisimlerini de gösteriyor. 

Uzaydan çekilen yeryüzü fotoğraflarını görüntüleyebilmemizi sağlayan Google Earth programı Uzay Teleskopu Bilim Enstitüsü (STScI) ile ortak olarak yürütülen bir çalışma sonucu artık gökyüzündeki cisimleri de gösterebiliyor. Google Earth üzerinden tek bir tuşla gerçekleştirilebilen bu uygulama sayesinde takım yıldızları ve derin gökyüzü cisimlerini daha detaylı bir şekilde görüntülemek mümkün. Bununla birlikte derin gökyüzü cisimleri hakkında bilgi edinmek için Hubblesite’dan alınan bilgiler program içerisinde gösteriliyor.

28 Ağustos Tam Ay Tutulması

Ay tutulması (Luc Viatour).

28 Ağustos Salı günü tam ay tutulması gerçekleşecek.

Tutulma, başta ABD, Kanada olmak üzere, Güney Amerika, Büyük Okyanus,doğu Asya ve   Avusralya’dan da izlenebilecek. Ancak ülkemiz bu tutulmayı izleyemeyecek. Tam tutulmaya geçiş anında, Ay, aniden parlak turuncudan koyu kırmızıya ve de koyu kahverengiye uzanan muhteşem renklere bürünecek. Tam tutulma, sadece dolunay olduğu zamanlar ve Ay’ın Dünya gölgesi içine girmesiyle oluşabiliyor. Tutulma kısmı olarak başlıyor ve Ayın bir tarafı yavaş yavaş kararıyor. Daha sonra Ay tamemen gölge konisinin içine girdiğinde tam tutulma oluşuyor.

Bir sonraki tam tutulma ise 21 Şubat 2008 tarihinde olacak ve Türkiye’den parçalı şekilde gözlemlenebilecek.

Kuyruklu değil gerçek yıldız!

Mira’nın GALEX tarafından çekilen mor ötesi fotoğrafı.

İlk bakışta sanki bir kuyruklu yıldız gibi görünen bu gök cismi aslında Balina takımyıldızında bulunan ve değişken bir yıldız olan Mira yıldızı.

Mira bundan milyarlarca yıl önce Güneş’e benzeyen bir yıldızdı. Şu anda ise yakıtını bitirmek üzere olduğundan kırmızı dev haline geldi. Mira yavaş yavaş ömrünün sonuna yaklaşıyor ve bir kısım gazlarını arkasında bırakıyor. NASA’nın Galaxy Evolution Explorer (GALEX) uydusu tarafından çekilen bu fotoğrafta sanki Mira’nın kuyruğu gibi görünen bu kısım yıldızın saldığı gazlardan oluşuyor. Uydunun mor ötesi ışınları kullanarak çektiği bu fotoğrafta kuyruğun uzunluğu ise yaklaşık 13 ışık yılı, bir başka deyişle Güneş ile Plüton arasındaki ortalama mesafenin 20000 katı.

Mira evrende saniyede yaklaşık 130 km hızla ilerliyor. Bu hızlı ilerlemenin sonucu olarak ise yıldızın önündeki gaz katmanları sıkışmaya maruz kalıyor. Sıkışmadan dolayı ısınan gaz ise mor ötesi tayfta ışık yaymaya başlıyor. Daha sonra yıldızdan ayrılan bu gaz katmanları yıldızın arkasında kalarak kuyruk benzeri bu yapıyı oluşturuyorlar. Galaxy Evolution Explorer uydusu ise mor ötesi ışınma hassas kameraları sayesinde bu ışınımı tespit edebiliyor.

Balina takımyıldızındaki Mira şu anda çok sönük olduğu için çıplak gözle görülemiyor fakat parlaklığı Kasım ayının ortalarına doğru iyice artacağından gözle görülebilir hale gelecek.