Discovery uzay mekiği, Japonya’nın Kibo modülünün 2.parçasını Uluslararası Uzay İstasyonu’na yüklemesinin ardından Dünya’ya döndü.Mekik, bugün TSİ 18:15’de Mark Kelly ve Pilot Ken Ham’ın kontrolünde Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’ne yumuşak bir iniş gerçekleştirdi. STS-124 123. uzay mekiği görevi ve uzay istasyonuna yapılan 26. ziyaret. NASA | |
Discovery’nin Kennedy Uzay merkezi’ne inişi Fotoğraf: NASA |
Haberler
Plüton artık “PLÜTOİD”
Uluslararası Gökbilim Birliği(IAU) dün Oslo’da yapılan yönetim kurulu toplantısında Plüton gibi cüce gezegenler için plütoid teriminin kullanılmasını kararlaştırdı.
Plüton’un gezegen sınıfından çıkartılıp cüce gezegen sınıfına konulmasının ardından Uluslararası Gökbilim Birliği, Neptün’ün ötesindeki Plüton’a benzeyen cüce gezegenlere yeni bir ad vermeyi kararlaştırdı. Uluslararası Gökbilim Birliği yönetim kurulu dünkü toplantısında Uluslararası Gökbilim Birliği Küçük Cisim Terminolojisi Komitesinin(IAU CSBN) önerisini onayladı.
Plütoidler Güneş’in etrafında dönen kendi yörüngelerini süpürmeyen Neptün’ün ötesindeki küçük küresel cisimler. Plütoidlerin uyduları kütleleri yeterince büyük olsa dahi plütoid değildirler. Şimdiye kadar bilinen iki plütoid, Plüton ve Eris. Bilim ilerledikçe ve yeni keşifler yapıldıkça daha fazla plütoidin bulunması umut ediliyor.
Cüce gezegen Ceres ise Jüpiter ve Mars arasında bulunan astereoid kuşağı adı verilen yerde yer aldığından plütoid sınıfına girmiyor. Ceres türünün tek örneği, bu yüzden ona ayrıca bir isim verilmesi de düşünülmüyor.

Solda Plüton ve uyduları Charon Hydra ve Nix- Sağda Eris ve uydusu Dysnomia
GLAST Fırlatıldı
GLAST bugün TSİ 19:05’te Delta II roketinin başarılı bir şekilde kalkışıyla havalandı. GLAST evrenin gizemli dünyasını keşfedecek çok güçlü bir teleskop. Bu teleskop sayesinde bilimadamları evrenin büyük bir bölümünü kaplayan karanlık maddenin nelerden oluştuğu, karadeliklerin nasıl ışık hızına yakın jetler fırlattığı ve gama ışını patlamalarıyla ilgili sorulara açıklık getirmeyi umut ediyorlar. NASA | |
Fotoğraf:NASA |
NASA Güneş’i Ziyaret Etmeyi Düşünüyor
400 yılı aşkın süreçte insanlar Güneş’i hep uzaktan seyrettiler. Şimdi NASA onu ziyaret etmeyi düşünüyor. Science@NASA | |
Güneş Sondası+’nın temsili resmi(Solar Probe+) NASA |
“İlk defa canlı,nefes alan bir yıldızı ziyaret edeceğiz” diyor NASA’nın üst düzey yetkililerinden Lika Guhathakurta. “Bu Güneş Sistemi’nin keşfedilmemiş bir bölgesi.” Görevin adı Solar Probe+(solar probe plus) Türkçe’ye çevirecek olursak Güneş Sondası Artı. Bu araç, ısıya karşı korumalı ve Güneş atmosferinin içine dalıp Güneş rüzgarlarını ve manyetizmayı ilk elden inceleyebilecek şekilde tasarlanmış. Fırlatma 2015 gibi erken bir zamanda gerçekleşebilir. 7 yıl sonra görevini bitirdiğinde bilimadamları Güneş Sonadası+’nın gökfiziğinin iki gizemli sorusuna cevap vermiş olacağını ve bir çok yeni keşif yapmış olacağına inanıyorlar. Sonda halâ tasarımının erken safalarında, yetkililer tarafından ön safa A olarak adlandırılıyor. “Yapmamız gereken bir çok iş var fakat bu çok heyecanlandırıcı bir şey” diyor Guhathakurta.Johns Hopkins’in Uygulamalı Fizik Laboratuvarı(APL) bu işi NASA için üstlenecek. APL Güneşe araç gönderme konusunda bayağı deneyimli. APL’nin Merkür’e gönderdiği Haberci(messenger) uzay aracı ilk yakın geçişini Ocak 2008’de tamamlamıştı ve Haberci’nin ısı kalkanı Güneş Sondası+’ya moral veriyor.(Not:Görevin ismi Güneş Sondası artı çünküAPL’nin 2005 yılının başlarında tasarladığı Güneş Sonda’sını devam ettiriyor.) En yakın konumda sonda Güneş’ten 7 milyon km ya da 9 Güneş yarıçapı(solar radii) uzakta olacak. Isı kalkanı karbon bileşimli bir maddeden yapılacak ve 1400oC’e kadar dayanabilecek. Ayrıca sonda, şimdiye kadar deneyim kazanılmamış ışınım patlamalarına dayanabilecek. Doğal olarak, araç Güneş enerjisiyle çalışacak.Enerjisini sıvı-soğutmalı Güneş panellerinden alacak ve güneş ışınları çok youğun hale geldiğinde bir kısmını yansıtabilecek.Güneş gökyüzünde Dünya’dan görüldüğünden 23 kat kadar daha büyük yer kaplayacak. |
Discovery’nin Astronotları 3. Uzay Yürüyüşünü Yaptı
STS-124’ün astronotları Ron Garan ve Mike Fossum 3. uzay yürüyüşlerini gerçekleştirdiler. 6 saat 33 dakika süren uzay yürüyüşleri TSİ 23:28’de bitti .Fossum ve Garan nitrojen tankını yenisiyle değiştirdiler, TV gereçlerini yüklediler ve Japonya’nın yeni robotik kolundan ısıl örtüyü kaldırdılar. Japonya Uzay Ajansı astronotu Akihiko Hoshide ve görev uzmanı Karen Nyberg görev sırasında UUİ’nin ana robotik kolu Canadarm2 ile birlikte Fossum ve Garan’a eşilk ettiler. NASA | |
STS-124 görev uzmanı Ron Garan, uzay yürüyüşü sırasında UUİ’nin dışarısında çalışıyor Fotoğraf:NASA TV |
Phoenix İlk Kazısını Yaptı
NASA’nın Phoenix Mars Aracı bilimsel çalışmalar için Mars toprağını dün ilk defa kazdı ve kazdığı toprağı aracın sırtındaki laboratuvar aletine koydu. Alet toprağı pişirecek ve içeriğindeki su gibi uçucu maddeleri tespit edecek. NASA Jetli İtki Laboratuvarı | |
Bu resim inişten 11 gün sonra 5.06.2008 tarihinde Phoenix Mars Lander’s Surface Stereo Imager tarafından çekildi. Fotoğraf: NASA/JPL-Caltech/Arizona Üniversitesi/Texas A&M üniverstiesi |
Emirler 6 Haziran Cuma günü toprağı kazması ve kazdığı toprağı Termal ve Gelişmiş-Gaz Çözümleyicisi(TEGA)’nin üstündeki deliğe bırakması için Phoenix’e ulaştı. Phoenix’in baş araştırmacısı Arizona Üniversitesi’nden Peter Smith “Bizim için güzel örneklere benziyor” dedi. ” Bir kaç gün boyunca,belki de bir hafta, TEGA bu örnekleri çözümlüyor olacak.” Phoenix’in robotik kolu aracın kuzeyinde bulunan “Yavru Ayı” olarak adlandırılan bölgenin 2-4cm altından topladı örnekleri. Geçen hafta mühendisler Phoenix’in robotik koluna kazı için çalışmalar yaptırmışlardı. Yavru Ayı’yı kazdırmışlar ve kazdığı toprağı tekrar yüzeye bıraktırmışlardı. Mühendisler yıllarca Dünya üzerinde robotik kolun simulasyonuyla çalışmışlar. NASA Jetli İtki Laboratuvarı’ndan Matt Robinson “Bu tıpkı bir futbol takımında oynamaya benziyor. 5 sene maç için hazırlık yaptık ve en sonunda maça başladık.” diyor. Robinson, robotik kolun uçuş yazılımının liderliğini yönetiyor. Phoenix Mars Aracı örnekleri çözümlemeye Mars atmosferinden örnekleri çözümledikten sonra başlayacak. Su, killer ve karbonatlar gibi diğer minarellere bağlı olabilir ve bazı minarellerden ayrışması diğerlerinden ayrışmasından daha fazla ısı gerektirir. “Biz kısmi olarak minarellerin nasıl oluştuğuyla ve toprakta bulunan sıvı su su tarafından nasıl değiştirildiyle ilgileniyoruz” diyor Smith. Phoenix görevi, Denver’daki Lockheed Martin’in geliştirme ortaklığıyla JPL’deki proje yönetimiyle Arizona Üniversitesi’ndeki Smith tarafından yürütülüyor. Uluslararası katkılar Kanada Uzay Ajansı’ndan, İsviçre’deki Neuchatel Üniversitesi’nden, Danimarkada’ki Kophenag ve Aarhus üniversitelerinden, Almanya’daki Max Planck Enstitüsü’nden ve Finlandiya Meteoroloji Enstitüsü’nden geliyor. |
Mars’tan Gelen Yüksek Çözünürlük
NASA’nın Phoenix Mars Lander aracındaki bir mikroskop, Mars’dan gelen en yüksek çözünürlükteki kum ve toz fotoğrafını gönderdi. Bu ayrıca başka bir gezegenden gelen en yüksek çözünürlükteki fotoğraf! NASA Jetli İtki Laboratuvarı | |
Fotoğraf iniş sırasında ortaya çıkan toza maruz kalmış 3mm çapındaki silikonu gösteriyor. NASA |
Görevin Optik Mikroskop’u iniş sırasında ortaya çıkan insan saçının 1/10’u çapındaki toz parçacıklarını görüntüledi. Pasedana,Kalifornya’daki NASA Jetli İtki Laboratuvarı(JPL)’ndan Michael Hecht “Mars yüzeyindeki minarel çeşitliliğini gösteren gezegen araştırmalarında şimdiye kadar karşılaşılmamış ölçekte resimlere sahibiz” dedi. Hecht, Phoenix’in Mikroskop, Elektrokimya ve İletkenlik Tahlilcisi(MECA) adlı aygıtın liderliğini yürütüyor. Phoenix aynı zamanda Perşembe günü ilk toprak örneklerini toplamak için emirler aldı. Emirler ilk olarak Çarşamba günü gönderilmişti fakat NASA’nın Mars Odyssey uydusu kısa bir süreliğine kendisini askıya aldığı için Phoenix’e ulaşamadı. Phoenix görevi, Denver’daki Lockheed Martin’in geliştirme ortaklığıyla JPL’deki proje yönetimiyle Arizona Üniversitesi’ndeki Smith tarafından yürütülüyor. Uluslararası katkılar Kanada Uzay Ajansı’ndan, İsviçre’deki Neuchatel Üniversitesi’nden, Danimarkada’ki Kophenag Ve Aarhus üniversitelerinden, Almanya’daki Max Planck Enstitüsü’nden ve Finlandiya Meteoroloji Enstitüsü’nden geliyor. Phoenix hakkında ayrıntılı bilgi için: http://www.nasa.gov/phoenix ve http://phoenix.lpl.arizona.edu adreslerini ziyaret edin. |
Samanyolu Artık İki Kollu
Gökbilimciler Samanyolu’nun neye benzedeğini hiç bir zaman bilemediler. Bir kere biz Samanyolu’nun içinde yer alıyoruz ve Samanyolu’na kuş bakışı bakmamız imkansız. Fakat NASA’nın Spitzer Uzay Teleskobu konuya aydınlık getirmeyi başardı. NASA Jetli İtki Laboratuvarı | |
İki ana kollu haliyle Samanyolu Resim: NASA |
Spitzer Uzay Teleskobu gösterdi ki Samanyolu şimdiye kadar düşünülenin aksine 4 değil 2 ana kola sahip. Wisconsin Üniversitesi’nden Robert Benjamin, Amerikan Astronomi Topluluğu’nun 212. buluşmasında “Spitzer bize Samanyolu’nun yapısı hakkında tekrar düşünme olanağını sağladı” diye konuştu. “Eski kaşifler Dünya’nın haritasını nasıl çıkardılarsa bizde öyle yapacağız” 1950 yılından beri, gökbilimciler Samanyolu’nun haritasını çıkarıyorlar. İlk modeller gökadamızdaki gazın radyo gözlemlerine dayanıyordu ve Cetvel(Norma), Kalkan-Erboğa(Scutum-Centaurus), Yay(Sagittarius) ve Kahraman(Perseus) adında 4 ana koldan oluşuyordu. Güneş Sistemimiz ise Yay ve Kahraman kolları arasındaki Avcı(Orion) adlı küçük kolda yer alıyor. “Yıllardır Samanyolu’nun yalnızca bir kısmı incelenerek ya da tek bir yöntem kullanarak haritalar çıkarıldı fakat modeller birbiriyle karşılaştırılınca her zaman birbirini tutmuyor.” diye ekliyor Benjamin. Benjamin ve meslektaşları 2005 yılında gökadanın çubuğu hakkında bilgi edinmek Spitzer’ın kızılötesi dedektörlerini kullanmışlar ve sonuç: Çubuğun gökada merkezinden, tahmin edilenden daha uzağa genişlemiş olduğu. Şimdi bilimadamları Spitzer’ın çektiği, gökyüzünün bir taraftan öbür tarafa 130o genişliğinde ve gökadanın merkez düzleminin 1o aşağısı ve 1o yukarısı aralığında kızılötesi resimlere sahip. Bu kapsamlı mozaik, 800.000 enstantane fotoğrafı ve 110 milyon yıldızı kapsıyor. Benjamin yıldızları sayısını hesaplayan bir yazılım geliştirmiş. Kendisi ve takım arkadaşları Kalkan-Erboğa Kolu’nu incelerken spiral koldan beklenenden çok fazla yıldız saptamışlar. Fakat Yay ve Cetvel kollarını incelediklerinde aynı şeyle karşılaşmamışlar.4. kol Kahraman ise gökadanın diğer tarafında kaldığı için Spitzerın çektiği fotoğraflarda görülmüyor. Bu verilere göre gökadamız bir çok gökadada görüldüğü gibi iki ana kola sahip olan çubuklu gökadalara benziyor. Bu büyük kollar Kalkan-Erboğa ve Kahraman, çok yoğun bir şekilde genç,parlak yıldızları ve yaşlı yıldızları(kırmızı dev) içeriyor. İki küçük kol olan Yay ve Cetvel ise gaz ve genç yıldızların oluşturduğu gaz yıldız karışımını içeriyor. Benjamin, “şimdi gökadanın kollarını çubuğa uydurabiliriz. Tıpkı yap-boz parçası gibi.” diyor. “Ve şimdi ilk kez yapıyı,kolların pozisyonunun ve genişliğinin haritasını çıkarabiliriz”. Daha önceki sonuçlar da Samanyolu’nun iki ana kollu olduğunnu ima ediyordu fakat bu sonuçlar açık değildi ve kolların genişliği ve pozisyonu bilinmiyordu. Spitzer hakkında ayrıntılı bilgi için: https://www.spitzer.caltech.edu/ ve https://science.nasa.gov/mission/spitzer/ adreslerini ziyaret edin. |
Kibo UUİ’e Yüklendi
Discovery uzay mekiğinin tayfası salı günü bayağı bir meşguldüler, 6 saat 48 dakikalık uzay yürüyüşü ve Japonya’nın Kibo laboratuvarının ana bölümünün mekiğin kargo bölümünden dışarıya çıkarılıp Uluslararası Uzay İstasyonu’na yüklenmesi ile. Görev uzmanı Mike Fossum ve Ron Garran bugün saat 02:10 da STS-124’ün ilk uzay yürüyüşünü tamamladılar.Kibo’nun uzay istasyonuna eklenmesi saat 02:01 de tamamlandı. | |
UUİ’nin robotik kolu, Japon Basınçlı Modülü(JPL)’nü Discovery’den yeni evi UUİ’ye yüklerken. Fotoğraf: NASA TV |
Dublin, İrlanda’dan deneyimli gökyüzü gözlemcisi David Moore, UUİ’yi gün ışığında gördüğünü söylüyor. “Onu 2 Haziran saat 21:21 yerel zamanda Güneş ufuktan 2.1o yukarıdayken gördüm”. İmkansız mı? Hayır. Venüs gün ışığında çıplak gözle gözlemlenebiliyor ve büyüyen uzay istasyonu Discovery ile birlikte Venüs’ten daha parlak. Tabiki UUİ’yi gece de gözlemleyebilirsiniz. Gece yeterince parlak. Geçişleri öğrenmek için aşağıdaki adreslerden yararlanabilirsiniz: https://www.spaceweather.com/flybys/index_coords.php?PHPSESSID=7fh1g705u4n636nv5qu9co3kk3 https://www.heavens-above.com |
Discovery UUİ’ye kenetlendi
Discovery bugün(Pazartesi) Uluslararası Uzay İstasyonu’nun Harmony modülüne kenetlendi. Kenetlenme Türkiye saati ile 21:03 ‘de gerçekleşti.Astronotların uzay istasyonuna geçişi ve kozmonotlarla buluşması ise 22:36’da gerçekleşti. Discovery uzay mekiği 9 gün sonra uzay istasyonundan ayrılacak. | |
STS-124 ve Expedition-17 üyelerinin buluşma anı Fotoğraf:NASA |