Kuyruklu yıldızlar, buz, toz ve gazdan oluşmuş gökcisimleridir.
Kuyruklu Yıldızların Genel Özellikleri:
- Aynı Güneş Sistemi’ndeki gezegenler gibi belli bir yörüngesi olup belirli bir periyotla bu yörüngede dönerler.
- Kuyruklarının uzunluğu 1 AB ile 10 milyon kilometrenin birkaç katı arasında değişir.
- Güneş Sistemi’nin oluşumu sırasında meydana gelmişlerdir.
- Kuyruklu yıldızlar, Güneş’ten uzak iken çok az ışık yansıtan gökcisimleridir. Ancak Güneş’e yaklaştıkça ısınmaya, parlamaya ve genişlemeye başlar. Günberideyken yani Güneş’e en yakın konumlarındayken en parlak konumlarına ulaşırlar.
Kuyruklu Yıldızların Yapısı: Tipik bir kuyruklu yıldız, saç (koma), çekirdek (nüve), hidrojen zarfı ve 2 tane kuyruğa sahiptir.
- Çekirdek (Nüve): Kuyruklu yıldızın tek katı bölgesidir. Buz, toz ve donmuş gazdan oluşmuştur. Kirli bir kartopunu andırır. Genellikle çapı 1 km ile 20 km arasında değişir. Ama çapı 100 km ile 300 km arasında değişen kuruklu yıldızlar da vardır. Kuyruklu yıldız Güneş’e yaklaştıkça (yaklaşık bir AB) çekirdekte bulunan donmuş su ve gazlar süblimleşir ve saç kısmı oluşur.
- Saç (Koma): Çekirdeği saran toz ve gaz bulutudur. Büyüklüğü onbin kilometre ile birmilyon kilometre arasında değişebilir. Saç için kuyruklu yıldızın atmosferi denebilir. Güneş’e yaklaştıkça saç daha büyük bir hale gelir.
- Hidrojen Zarfı: Güneş’ten gelen morötesi ışınların saçtaki gazlara etkisi ile kimyasal tepkimeler sonucu ortaya çıkan iyon bulutlarıdır. Ortaya çıkan iyonlar morötesi spektrumda görülebilir. Bu nedenle atmosferimiz morötesi ışınları soğurduğundan Dünya’dan gözlemlenemez. Ancak SOHO gibi uzay araçları ile tespit edilirler. Büyüklükleri 10 milyon ile 100 milyon km arasında değişir.
Hidrojen zarfı. (Telif Hakkı: SOHO/SWAN (ESA & NASA) & J.T.T. Mdkinen et al.)
- Kuyruklar: Kuyruklu yıldızlar iyon ve toz kuyruğu olmak üzere iki adet kuyruk taşırlar. Güneş’e yaklaştıkça daha görünür olurlar.
- İyon Kuyruğu: Güneş rüzgarlarının etkisi ile oluşur. Güneş rüzgarları kuyruklu yıldızın saçındaki gaz iyonlarına çarparak geri iter. Bu da iyon kuyruğunun oluşumuna sebep olur. İyon kuyruğu her zaman Güneş’e bakar ve yüzlerce milyon kilometre uzunluğunda olabilir. Florasan etkisi ile kendi ışığını yayar.
- Toz Kuyruğu: Oluşumunun ana sebebi Güneş ışığının sıcaklığıdır. Donmuş su ve gazlar eriyince ortaya çıkan mikroskobik gazlar Güneş ışığının ya da radyasyonunun basıncı ile geri itilir ve kuyruk oluşturur. Kuyruklu yıldızın kendi yörüngesindeki dönüşü nedeniyle toz kuyruğu eğilir. Uzunluğu 10 milyon kilometreyi aşar.
Kuyruklu yıldızın yapısı. (Telif Hakkı: 2005 (c) Pearson Prentice Hall, Inc.) Kuyruklu Yıldızın Kuyrukları. (Fotoğraf: Rob JONES)
Kuyruklu yıldızların Kökeni: Kökenlerinin Oort Bulutu’nun ve Kuiper Kuşağı olduğu düşünülmektedir.
- Oort Bulutu: Bu görüş Hollandalı gökbilimci Jan Hendric Oort tarafından ileri sürülmüştür. Jan Hendric Oort, yörüngesi iyi bilinen uzun periyotlu 20 kadar kuyruklu yıldızı incelemiş ve hepsinin belli bir yerde (Güneş’ten uzaklığı 10 bin ile 100 bin AB) kesişim yaptığını farketmiştir. Bu kuyruklu yıldızların Güneş Sistemi’nden çıkmadıklarını ancak iç Güneş Sistemi’nde de dolanım yapmadıklarını görmüştür. Oort Bulutu’nun Güneş Sistemi’nin oluşması sırasında dışarı itilen uzay döküntülerinden oluştuğu düşünülmektedir. Buradan kuyruklu yıldızların ya bir yıldız sisteminin gelgit etkisi ile ya da Samanyolu’nun yarattığı gelgit etkisiyle geldikleri düşünülüyor. Periyotları 200 ile birmilyon yıl arasında değişmekteyken yörüngeleri de dış merkezlidir.
- Kuiper Kuşağı: Neptün’ün yörüngesinden sonra gelen bölgedir. Gezegenimsiler, buzlu cisimler ve uzay taşları barındırır. Buradakikuyruklu yıldızların da gaz devlerinin yani Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün’ün çekim gücü ile geldiği düşünülüyor. Periyotları 200 yıldan az ve düzensiz olup yörüngeleri Oort Bulutu’ndan gelen kuyruklu yıldızlara göre daha çemberseldir.
Kuyruklu Yıldızların Ömrü: Kuyruklu yıldızlar ya bir Güneş Sistemi cismiyle çarpışarak ya uzaya fırlayarak ya da yanarak ölürler. Çok azı ise 4.5 milyon yıllık yaşamlarına devam ederler. Çarpışıp yokolan kuyruklu yıldızlara en iyi örnek şüphesiz 1994 yılında meydana gelen Shoemaker – Levy 9 KY (SL9) ile Jüpiter’in çarpışmasıdır. Çarpışmadan önce kuyruklu yıldız bir çok parçaya ayrılmıştır.
(Solda) Shoemaker – Levy 9 Kuyruklu Yıldızı’nı Jüpiter’e yaklaşması. Telif Hakkı: NASA – ESA
(Sağda) Çarpışmadan sonra Jüpiter’deki oluşan iz. Telif Hakkı: NASA – ESA
(Altta) Kuyruklu yıldızın 21 parçası. Telif Hakkı: Hubble / NASA

Göktaşı Yağmurları: Yılın belli zamanlarında oluşan göktaşı yağmurlarının sebebi kuyruklu yıldızlardır. Kuyruklu yıldız ilerlerken arkasında bir takım tozlar bırakır. Dünya ile bu döküntüler kesiştiği zaman günler süren göktaşı yağmuları oluşur. Dikkatli incelenirse göktaşlarının belli bir noktadan geldiğini görülür. Bu noktaya saçılım noktası denir. Bu yağmurlar saçılım noktasının bulunduğu takımyıldıza göre isimlendirilir.
Kuyruklu Yıldız Araştırmaları: 1970 yılları astronomi için parlak bir dönem olmasına rağmen (ki bu yıllarda Apollo görevi ile Ay’a gidilmiş gaz devlerine araçlar gönderilmişti) kuyruklu yıldızlar hakkında çok fazla bilgi olmaması araştırmacıları bilgi toplamak amacıyla uzay araçlarına çevirdi. Çünkü kuyruklu yıldız Dünya’ya yakınken kuyruk ve saç kısmı oluştuğu için, uzaktayken de çok küçük göründüğü için gözlenlenemiyordu. Yörüngesinin ve periyodunun uygun olması nedeniyle Halley Kuyruklu Yıldız seçildi. Halley Kuyruklu Yıldızı’na 7 tane araç gönderildi. En başarılısı kuyruklu yıldıza en fazla yaklaşan Giotto Uzay Aracı oldu.
Kuyruklu Yıldız Gözlemi: Işık kirliliğinin olmadığı bir alanda gökyüzüne dikkatli bakılırsa gökyüzünde yükselen bir ışık sütunu görülebilir. Bu ışık, kuyruklu yıldızların bıraktığı tozların Güneş ışığını yansıtmasıyla ortaya çıkar. (Samanyolu diski ile karıştırılmamalıdır.) Zodyak yani Burçlar Kuşağı’nn etrafında daha parlaktır. Bir kuyruklu yıldız keşfedilmek isteniyorsa bakılması gereken yer Burçlar Kuşağı’dır. Kuyruklu yıldızları daha parlak görmek için ise Güneş battıktan birkaç saat sonra batıya ya da Güneş doğmadan birkaç saat önce doğuya bakılmalıdır.
Burçlar Kuşağı ve Samanyolu Diski. (Fotoğraf: Daniel LOPEZ, Telde Gözlemevi, IAC)
Önemli Bazı Kuyruklu Yıldızlar:
- Halley Kuyruklu Yıldızı (1P/Halley): Edmond Halley’in 1705 yılında Newton’un hareket kanunlarını kullanarak 1758’de geçeceğini tahmin ettiği kuyruklu yıldız. Tahminin doğru çıkması üzerine o sırada ölmüş olan Halley’in adı kuyrukluyıldıza verildi. Halley’in ortalama periyodu 76 yıldır fakat Güneş’e yaklaştıkça kütle kaybetmesi ve başka gezegenlerin kütle çekim alanına girmesinden dolayı bu periyod kesin olarak tahmin edilememektedir. En son 1910 ve 1986 yılında geçtiği bilinen kuyrukluyıldızın bir dahaki ziyaretinin 2062 nin başında olacağı düşünülüyor. Halleyin ölçüleri 16x8x8km dir.
- Hyakutake Kuyruklu Yıldızı (C1996/B2): 30 ocak 1996’da Yuji Hyakutake’nin basit dürbünler sayesinde keşfettiği kuyrukluyıldız. Astronomlar Hyakutakede Kuyruklu Yıldızı’nda diğer kuyrukluyıldızların aksine büyük miktarlarda etan ve metan gözlemlediler.
- McNaught Kuyruklu Yıldızı (C2006/P1): 2007 yılının ocak ayında gözlemlenen kuyruklu yıldız astronomlar tarafından son 10, 20, 30 ve hatta 40 yılın en parlak kuyrukluyıldızı olarak nitelendirildi. Bu ünvanı kendisine kazandıran ise Dünya’dan bakıldığında Güneş’e çok yakın olmasına karşın görülebilmesiydi.
- Encke Kuyruklu Yıldızı (2P/Encke): Şu ana keşfedilen en ufak periyotlu kuyruklu yıldız. Periyodu 3 yıldır. Çekirdeği 4.8 km çapındadır.
- Biele Kuyruklu Yıldızı (3D/Biele): 1772 yılında keşfedilen bu kuyrukluyıldız sonraki Dünya ziyaretinde 2 parçaya ayrılmış olarak görüldü. 1852 yılında ise iki parçanın birbirinden yaklaşık 2.5 milyon kilometre uzakta olduğu görülmüştür.
Kuyruklu yıldızlar, Messier Kataloğu’nun hazırlanmasında çok önemli rol üstlenmişlerdir.
Kaynaklar:
- Astronomy: The Solar System and Beyond / Michael A. Seeds.
- Comet Science: The Study of Remmants from the Birth of the Solar System
- Stars and Planets / Ian Ridpath
Hazırlayan: Sinan CATE
Düzenleyen: Mehmet Kemal ARDOĞA