gokyuzu.org

SDO’nun İlk Görüntüleri

Bugün (21 Nisan 2010) Washington DC’de düzenlenen basın açıklamasında araştırmacılar, NASA’nın Güneş Dinamikleri Gözlemevi’nden  (Solar Dynamics Observatory) alınan ilk görüntüleri yayınladı.

Araştırmacıların düşündüğünden daha iyi çalışan SDO, 11 Şubat 2010 tarihinde uzaya gönderilmişti. SDO, iki aydan beri yörüngesine oturmaya ve aletlerini aktif hale getirmeye çalışıyordu. SDO hazır olur olmaz, Güneş’i gözlemlemeye başladı ve aşağıdaki resim gibi bir sürü resim çekti.

30 Mart 2010’da bir Güneş ışıması.

Telif Hakkı: SDO / AIA

“Daha önceleri Güneş patlamaları görmüştük ama hiçbiri bunun gibi değildi.” diyor gözlemevinin Atmosferik Görüntü Düzenleyicisi (Atmospheric Imaging Assembly – AIA) cihazının baş araştırmacısı Alan Title. “Bazı meslektaşlarım sadece görüntüleri izleyerek yeni şeyler öğrendiklerini söyledi.”

SDO, NASA’nın ‘Bir Yıldızla Yaşam’ (Living with a Star – LWS) programının ilk göreviydi. Bu programın amacı, Güneş’i manyetik değişken bir yıldız gibi görüp Dünya üzerindeki yaşama etkisini ölçmekti. NASA’dan Lika Guhathakurta’nın yeni gözlemevi hakkında büyük düşünceleri var.

“SDO, bizim Güneş için Hubble’mız. Hubble Uzay Teleskopu’nun (Hubble Space Telescope) bize astronomiyi ve kozmolojiyi anlattığı gibi SDO da bize Güneş fiziğini anlatacak. Hiçbir Güneş teleskopu, SDO’nun bize verdiği üç boyutlu yüksek çözünürlüklü fotoğrafı veremez. Bunu bize verebiliyor çünkü Güneş’e göre sabit bir yörüngeye ve 4096 x 4096 piksellik CCDlere sahip.”

Uç morötesi dalgaboyunda SDO tarafından resmi alınmış Güneş. Renkler sıcaklığı gösteriyor. Kırmızı renk yaklaşık 60000 0C gösterirken mavi ve yeşil bölgeler ise yaklaşık 1000000 0C sıcaklıkta.

Telif Hakkı: SDO / AIA

SDO’nun en önemli özelliklerinden birisi de ‘büyük resim’ özelliği. SDO, hem Güneş’in belli bir bölgesini görebilme yeteneğine hem de Güneş’in tüm diskini, atmosferini, yüzeyini  ve hatta içini görüntüleyebilme yeteneğine sahip. Böylece araştırmacılar, bundan böyle Güneş’teki olaylar arası bağlantıyı rahatça kurabileceklerini düşünüyorlar.

Mesela 8 Nisan’daki Güneş patlaması.

8 Nisan 2010’da Güneş yüzeyinde bulunan ve küçülmeye başlayan  ‘Leke 1060’, B-3 sınıfı bir patlama yarattı. Şok dalgası, patlama yerinden Güneş’in yüzeyine doğru yayıldı. SDO’nun görüntüleri, dalga üzerlerinden geçerken Güneş yüzeyindeki yapıların ve manyetik alanların nasıl etkilendiğini gösteriyor. Bu olaydan yaklaşık 4 saat sonra ise patlama yerinden 200000 kilometre uzaklıkta bir noktada daha patlama meydana geliyor.

Title’a göre bu bir raslantı değil. “Dalga, Güneş yüzeyini süpürürken karşılaştığı manyetik alanları istikrarsızlaştırdı ve benim düşünceme göre manyetik alanı oluşturan yapılar da bundan etkilenerek patlama yarattı.”

Çok da önemli gibi görünmeyen B – sınıfı bir patlama daha Güneş yüzeyini tamamen katetmemişken büyük bir patlamaya neden oluyor. Eğer bunun nedeni tam olarak anlaşılabilirse uzay havası tahmini oldukça gelişecektir.

Şu ana kadarki tüm resimler uzay aracının Atmosferik Görüntü Düzenleyicisi’nden geldi. Uzay aracının diğer cihazları da oldukça iyi çalışıyor ve de onlar da şaşırtıcı sonuçlar gösterecekmiş gibi görünüyorlar.

“Aracın Heliosismik Manyetik Görüntüleyicisi (Helioseismic Magnetic Imager – HMI) de mükemmel biçimde çalışıyor. Çok iyi kalitede bilgiler almaya başladık. Şu anda ise bu bilgileri düzenliyoruz. Yakında Güneş’in iç bölgesinin haritasını oluşturacağız.” diyor cihazın araştırmacısı Phil Scherrer.

Heliosismik Manyetik Görüntüleyicisi, heliosismik denilen yeni bir teknikle Güneş’in içine bakmak için tasarlandı. Aynı jeolistlerin Dünya’nın çekirdiğini araştırırken sismik dalgaları kullanması gibi güneş fizikçileri de akustik dalgaları Güneş’in iç hareketleri için kullanacaklar.

“Aracın, Uç Morötesi Dalga Boyu Değişkenlik Cihazı (Extreme Ultraviolet Variability Experiment – EVE) adlı cihazı da çalışmaya başladı. ” diyor baş araştırmacı Tom Woods.

Cihaz, Güneş’in en değişken olduğu uç morötesi dalga boyunda çalışacak. Bu dalga boyunda, Güneş’in parlaklağı artabilir, Dünya’nın üst atmosferini ısıtabilir ayrıca uyduları da düşürebilir. Bu cihaz, bu beklenmedik gelişmeleri kaydediyor.

“Uç Morötesi Dalga Boyu Değişkenlik Cihazı şu ana kadar birkaç tane değişik Güneş patlaması tespit etti. Cihazdan gelen veriler bizi çok şaşırttı çünkü cihaza göre, patlamaların bizim düşündüğümüz gibi olmadığını gördük. Bu cihaz olmadan bunu anlayamazdık” diyor Woods. Woods, gelecekte takımı, gelen tüm bilgileri inceleyince konu hakkında daha fazla bilgi vermeyi düşünüyor.

Görevde yer alan tüm araştırmacılar, tüm bunların daha bir başlangıç olduğunu vurguluyor. Aracın bazı cihazlarının ayarı ise hala sürüyor. Mayıs ortalarında ise araçtan günlük resimlerin alınabilmesi bekleniyor.

Güneş yüzeyindeki manyetik alanlar. Resim 29 Mart 2010 tarihinde alındı. Beyaz ve siyah lekeler ters kutupları gösteriyor. Lekenin çekirdeği (beyaz) neredeyse Dünya büyüklüğünde.

Telif Hakkı: SDO / HMI

İlgili Bağlantılar:

Kaynak : Science@NASA

Yorum yapın